Apple’ın Kutudan Şarj Cihazını Çıkarınca Elde Etmiş olduğu Kâr

Şarj aleti ve kulaklık bir akıllı telefonun en mühim 2 aksesuarı, hatta eğer olmazsa olmazı. Sadece yeni nesil bir akıllı telefon satın alanlar, arşa çıkan fiyatların yanında hem şarj aleti hem de kulaklık için fazladan para ödemek zorunda kalıyorlar. Apple’ın 2020’de piyasaya sürdüğü iPhone 12 ile başlamış olan bu salgın, her ne kadar karşı çıksalar da zaman içinde öteki firmalar tarafınca da benimsenmeye başlandı.

Bir akıllı telefon kutusundan şarj aleti yada kulaklığı çıkarmanın temel amacı elbet maliyetleri düşürme kanalıyla kâr etmek. Ek olarak kutuların ufalması yardımıyla “aynı boyuttaki konteynere daha çok telefon sığdırabilmek” benzer biçimde fazladan kâr kalemleri de var. Dünyanın derhal her ülkesini her ay milyonlarca ürün sevkiyatı icra eden Apple benzer biçimde dev firmalar için tek seferde daha çok ürün gönderebilmek; maliyetleri mühim seviyede azaltıyor, böylece satılan her bir iPhone başına meydana getirilen kâr artmış oluyor. 

Normal olarak tek amaç kâr elde etmek değil, çevreye verilen ziyanı azaltmak(!):

İsmail Abi’nin o meşhur repliği akıllara gelse de Apple, 2 senedir şarj aleti olmadan telefon satarak ‘2 milyon metrik ton daha azca karbon emisyonu’ gerçekleştirmiş. Peki bu ne demek? Araştırmayı icra eden The Mac Observer’ın açıklamış olduğu verilere bakılırsa trafikten tam 500.000 tane fosil yakıt kullanan aracın kaldırılmasıyla eşdeğer…

Sadece telefonun şarjı %1’ken kim önemser emisyonu, çevreyi… Değil mi? Firmaların son kullanıcı aklına uymayan bu “çevrecilik” yaklaşımı, sanki şarj cihazları için ayrı kutulama ve ayrı sevkiyat, ayrı karbon salınımı yapılmıyormuş benzer biçimde davranmaları mevzuyu gene başladığımız yere, İsmail Abi’ye getiriyor. Çenemizi yormadan “Aslolan para” deyip mevzumuza dönüyoruz. 

Apple şarj cihazını kutudan çıkarınca 2 yılda 6,5 milyar dolar, doğrusu 96,3 milyar TL kâr elde etti: 

Geri ödemesinin 11 yıl sürmesi beklenen çiçeği burnunda 1915 Çanakkale Köprüsü’nün maliyeti ise 3,1 milyar euro, doğrusu 50,6 milyar TL: 

Apple’ın yap, işlet, devret modeliyle çalışmadığını ve bu kârı ürün satarak değil “noksan ürün” satarak ya da “ürün satmayarak” elde ettiğini söylemek mümkün. Şarj aletlerinin ek olarak satışından elde edilmiş gelir yalnız 293 milyon dolar, doğrusu kutudan çıkarılma kanalıyla elde edilmiş 6,5 milyar doların 22’de 1’i kadar. 

Normal olarak bu para, piyasa kıymeti 2,6 trilyon dolar; doğrusu sıfırsız, kemiksiz 38,53 trilyon TL olan Apple için devede kulak kalıyor… Gene de günümüzün devleri için aslolan gelir kaynağının ürün satmak değil, zekice satmak bulunduğunu gösteriyor.

Doğal ki Apple yöneticileri cepte kalan parayla işi bırakıp bir Ege nahiyesine yerleşmiyor:

Apple’ın iPhone 13’lerde kullandığı A15 Bionic isminde çipi, baş parmağınızın ucu kadar alanda mucizeler yaratıyor. Bu mucizenin en güncel bedeli şu an 17 bin 500 TL’den başlasa da Apple, almış olduğu bu paranın bir kısmını artık şarj aleti benzer biçimde fazladan harcamalar için kullanmıyor. Onun yerine yeni nesil işlemcileri geliştirmeye ayırıyor. Kim bilir iPhone 14 ve yeni iPad benzer biçimde gelecek cihazlarla bilgisayar gereksinimini tamamen ortadan kaldıracak güçte küçük işlemciler tasarlıyor.