[ad_1]
Olay sayıları 5 binin altına indi, birçok ilde yoğun bakım üniteleri kapatıldı. Peki, pandemi bitti, endemi mi başlıyor denilebilir mi? Maske zorunluluğu kalkacak mı? Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü dört gözle beklenen bu sorularının yanıtlarını ve pandemide gelinen son durumu TRT Haber’e söyledi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca bu hafta yapılacak Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı için “Bilim Kurulu en mühim toplantılarından birisini yapmış olacak” demişti. Bu sözler akıllara “maske kullanımı bitiyor mu?” sorusunu getirdi.
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü şu yorumları yapıyor:
“Pandemi dediğimiz vakit küresel çapta bir tehditten söz ediyoruz. Coğrafi sınırlar dinlemeyen, kıtalar arası yayılan ve aynı anda birçok kişiyi hasta eden bir salgından söz ediyoruz. Endemi de de sınırı olan bir bölgede, tek tük görülen enfeksiyon hastalıklarıdır. Epidemi ise belli bir alanda oldukca sayıda kişiyi etkileyen bir durumdur. Şu anki durumda pandemiyi yaşadık. Bu süreç nasıl bitecek öngörüleri var. Bana gore en güçlü öngörü, COVID-19 virüsünün de öteki virüsler şeklinde döngüsel bir hastalığa dönüşeceği şeklinde” diye konuştu.
PANDEMİ NE ZAMAN BİTER?
Hastalığın ölümcüllüğü azaldığını, devletimizde de iyiye doğru gittiğini aktaran Özlü, şöyleki devam etti:
“Pandemide yavaş yavaş sona yaklaşıyoruz. Sona yaklaşıyoruz diyince de bu virüsün hayatımızdan tamamen çıkacağını varsayamayız. Bu oldukca gerçekçi bir beklenti olmaz. Fakat öteki solunum yolu enfeksiyonları şeklinde döngüsel, mevsimsel epidemiler yapacağı bir duruma girdiğimizi düşünüyorum.”
ÇİN’DE VAKA SAYILARINDA ARTIŞ VAR
Bu salgının başlangıç noktası olan Çin’de olay sayılarında tekrardan bir artış gözleniyor. Bu artışın nedenlerine değinen Prof. Dr. Özlü, şöyleki devam etti:
“Olay sayılarından değerlendirecek olursak bir tek Çin’de değil birçok ülkede olay sayılarında artış gözleniyor. Çin’deki olay artışları öteki ülkelere nazaran daha ılımlı. Bir tek Çin’in virüsü yönetme politikası değişik, sıfır olay politikası izlendiği için hastalığın geçirilmesiyle oluşan toplumsal bağışıklık orada sağlanamadı. Aşılama oldukca iyi fakat inaktif aşı kullandıkları için koruyuculuğu oldukca kısa sürdü.
Çin’in aşırı koruyucu sıfır olay politikasının fena sonuçlar doğurduğunu söyleyebiliriz. Olay sayılarına gore yorum yapmak doğru değil, ölümler ve ağır hastalara bakmak daha doğru. Türkiye’de de Avrupa’da da yaşam düzgüsel seyrinde devam ediyor. Bu mevzuda yeni bir virüs, yeni bir salgın şeklinde düşünmeyi doğru bulmuyorum. Artık ağır hastalar görmüyoruz. Bu enfeksiyon sıradanlaştı artık. Bir ihtimal yaz sonunda tamamen düzgüsel seyrine girmiş olacak.”
MASKESİZ GÜNLER YAKIN MI?
Prof. Dr. Özlü, “Artık engellemeler, kapanmalar hayatımızdan tamamen çıktı ve geri döneceğini de düşünmüyorum. Bireysel korunma tedbirleri dediğimiz maske mesafe temizlik şeklinde kişinin kendi duyarlılığıyla, kendini korumak için yapacağı şeyler olarak geçiyor. Bunlarda da zorlamalar ve yaptırımların hayatımızdan yavaş yavaş çıkacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Maskesiz yaşama geçmeyi her insanın istediğini fakat bunun tamamen hayatımızdan çıkacağı anlamına gelmediğini söyleyen Özlü, “Hala risk altında olan gruplar var. Aşılanmamış, 65 yaş üstü yada kronik hastalığı olanlar var. Bu kişilerde hala ölümcül seyredebiliyor. Burada en mühim şey tam doz aşılı olmak” dedi.
“Maskenin devam etmesi icap ettiğini düşünüyorum”
Kapalı alanlarda ve kalabalık yerlerde kesinlikle maskesini taktığını özetleyen Özlü, şöyleki konuştu:
“Semptom gösteren kişilerin topluma çıkmadan kendisini evde izole etmesi ehemmiyet arz ediyor. Bunlar şu anda üstüne yoğunlaşmamız ihtiyaç duyulan hedefler. Onun haricinde yaşamın düzgüsel seyrinde sıkı tedbirler lüzumlu olmaktan çıktı. Uzak doğuda insanoğlu pandemi öncesinde de nezle olduklarında maske takarlardı. Bu koşullarda maskenin devam etmesi icap ettiğini düşünüyorum. Açık havada maske takmamız asla gerekmiyor bu mevzuda rahat olalım.”
[ad_2]