[ad_1]
Dört yıl ilkin girişimci Şahin Karaaslan tarafınca Almanya’da kurulan Delikatessa, bakiyattan kuruyemişe, zeytinden salçaya kadar pek oldukca ürününü Rewe’lerde ve Türk marketlerinde tüketicilerle bir araya getiriyor. Hollanda ve Fransa pazarında da etkinlik gösterdiklerini belirten Karaaslan, “Kendi üretim tesisimizi açarak bu yıl 10 milyon Euro ciroya ulaşmayı hedefliyoruz” diyor.
Girişimciliğin yaşı yok. Oldukça genç yaşlarda bu yola girenler olduğu şeklinde ileri yaşlarda da girişimci olanlar var. Şahin Karaaslan hemen hemen 18 yaşlarındayken girişimci olmayı seçen bir isim. Almanya’da kendi işinin patronu olmaya karar veriyor ve 1997 senesinde Kaufhof Alışveriş Merkezi’nin içinde bir döner büfesi açarak tecim hayatına başlıyor. Sonrasında etnik pazarda etkinlik göstermeye karar veriyor. 2018 senesinde Delikatessa GmbH şirketini kuruyor. Arkasından Almanya’nın en büyük perakende market zincirlerinden Rewe Markt’tan franchise alıyor ve ilk marketini açıyor. Zaman içinde Rewe marketlerinin sayısı 4’e yükseliyor. Market işinde deneyim kazandıkça, hem etnik pazarda hem de Alman pazarında kendi besin markasıyla da yer alması icap ettiğini düşünüyor ve ‘Delikatessa’ markası bu şekilde doğuyor. Bu marka çatısı altında bakiyattan kuruyemişe, zeytinden salçaya kadar pek oldukca ürün bulunduğunu belirten Şahin Karaaslan, “Rewe’lerde ve Türk marketlerinde tüketicilerle buluşuyoruz. www.delikatessa.de online satış portalımızla da dünyanın her yerine ürün gönderiyoruz. Ciromuz 3 milyon Euro. 2022 yılı hedefimiz 10 milyon Euro’ya ulaşmak. Kendi üretim tesislerimizi açtıktan sonrasında ihracata odaklanacağız” diyor.
HOLLANDA VE ALMANYA’DA DA VAR
Firmanın Heidelberg Rohrbach’ta kendi lojistik merkezi var. ‘Delikatessa’ markalı ürünler Almanya genelinde tüm Rewe marketlerin yanı sıra yüzlerce Türk marketinde satılıyor. Ek olarak Hollanda ve Fransa pazarında da bulunduklarını belirten Şahin Karaaslan, “Delikatessa, bakliyat, kuruyemiş, hazır yemekler, konserveler, ezme, zeytin ve zeytin yağı çeşitleri, helva, tahin, üzüm pekmezi, keçiboynuzu pekmezi, domates, biber salçası ve turşu çeşitleri pazarda oldukca iddialı. 70’den fazla bakliyat çeşidi, 22 çeşit zeytin ve 54 çeşit çerez ana ürün gamımızı oluşturuyor. Organik ürünlere zeytinyağı ile başladık. Aşama aşama bu segmentteki ürün sayımızı da artıracağız” diye konu alıyor.
Şirket Türkiye haricinde İtalya, Yunanistan, İspanya, Kanada ve Macaristan’dan da ürün tedarik ediyor. Türkiye’den oldukca sayıda ürün aldıklarını ve kendi markaları için üretim yaptırdıklarını ifade eden Şahin Karaaslan, “Sadece yakında kendi üretim tesisimizi açıyoruz. Mesela; kırmızı mercimek ve bulguru Mardin’de kendimiz üretiyoruz. Birçok ürünü artık kendimiz üreteceğiz. Bakliyat çeşitlerimizin bir kısmını, haşlamaları, hazır yiyecek, tahin, pekmez çeşitleri ve çerezlerimizi Türkiye’den alıyoruz” diye konu alıyor.
ONLINE SATIŞI DA BULUNUYOR
www.delikatessa.de online satış kanalıyla da dünyanın her yerine ürün gönderimi gerçekleştiren firmanın ek olarak, Ebay ve Amazon şeklinde büyük online perakende zincirlerinde de ürünleri satılıyor. Hedeflerinin bu pazarda kalıcı olduklarını göstermek bulunduğunu vurgulayan Şahin Karaaslan, “13-17 Şubat tarihleri içinde Dubai Wold Trade Center’de düzenlenecek olan dünyanın en büyük besin fuarı Gulfood 2022’ye katılacağız. Gulfood 2022’de kuracağımız iş bağlantıları ve yeni müşteriler ile Körfez, Arap ülkeleri ve dünyaya açılacağız” diye ekliyor.
DÖRT YILDA HIZLI BÜYÜDÜ
Almanya’da besin pazarının büyüklüğü 2020 senesinde 181 milyar Euro’yu aşmış durumda. En büyük besin perakendecisinin cirosu ise 55.69 milyar Euro. Bir tek etnik pazarın büyüklüğü Almanya’da ortalama 15 milyar Euro, tüm Avrupa’da ise 30 milyar Euro. Dört senelik bir şirket olmalarına karşın süratli gelişme kaydettiklerini söyleyen Şahin Karaaslan, “15 çeşit bakliyat ürünüyle girdiğimiz pazarda ürün adedimizi 250’ye çıkardık. Ürün çeşitliliğimizi daha da artıracağız ve kontrollü bir halde büyümeyi sürdüreceğiz. Pastadan mümkün olduğunca oldukca hisse almaya çalışacağız” diyor.
HAMMADDE VE NAVLUN SORUNU
Pandemide besin sektörünün öneminin daha iyi anlaşıldığına da değinen Şahin Karaaslan, şunları konu alıyor:
“Sadece hammadde ve navlun mevzusunda sorun yaşandığında fiyatların derhal tavan yapması bizim için büyük sorun oluşturdu. Son üçe aya kadar navlun tutarları uçtu. Daha ilkin 2 bin dolara getirdiğimiz konteynırlar 4 bin, 5 bin dolara dayandı. Aşırı fiyat artışından dolayı Türkiye’den karayolu ile TIR bazında ürün getirmek Türkiye’den imkansızdı. Şu an hafifçe bir gerileme var sadece tedarikçiler tutarları fazla indirmediler. Hammadde sıkıntısı Türkiye için de büyük bir problem. Sabah tedarikçi firmadan aldığımız ürünün fiyatı akşama kadar değişiyor. Biz Almanya’da ulusal zincir marketlerle çalışıyoruz ve bu bizim için büyük bir sorun. Türkiye’de fiyatlar devamlı değişim gösterince biz ürünleri Avrupa’daki ulusal zincir marketlere veremiyoruz.”
[ad_2]