Otomobil Tutarları Düşer mi? 2025

Türkiye’de otomobil sahibi olmak artık asla kolay değil. Artan döviz kuru, yükselen vergi oranları, kredi faizlerinin artması ve şimdilerde tesirini yitirmiş olsa da küresel tedarik zinciri sorunları sebebiyle sıfır ve ikinci el vasıta tutarları son yıllarda üstün dereceli seviyelere ulaştı. Hâl bu şekilde olunca otomobil almayı düşünen pek fazlaca şahıs, “otomobil tutarları düşer mi?” diye düşünmeye başladı.

Sahiden, otomobil tutarları düşecek mi? Bu içeriğimizde hem 2025 yılı itibarıyla Türkiye’deki otomobil piyasasının genel durumunu hem de önümüzdeki dönem için fiyatların düşüp düşmeyeceğine dair derinlemesine konuşacağız. Neticede otomobil almayı düşünenler için doğru zamanı yakalamak, son dönemlerde her zamankinden daha mühim hâle geldi.

Fakat ilkin: Otomobil tutarları neye bakılırsa belirleniyor? Fiyatların değişmesine neden olan etkenler neler?

Otomobil fiyatlarının düşüp düşmeyeceğini konuşmadan ilkin otomobil fiyatlarının neye bakılırsa belirlendiğini idrak etmek gerekiyor. Türkiye’de vasıta fiyatlarını direkt etkileyen başlıca faktörleri şu şekilde sıralayabiliriz:

• Döviz kuru
• ÖTV ve KDV oranı
• Kredi faizleri
• Üretim ve tedarik zinciri sorunları

Döviz kuru

Otomobil fiyatlarını belirleyen en mühim etkenlerden biri, tahmin edebileceğiniz suretiyle döviz kuru. Zira devletimizde satılan otomobillerin ciddi bir kısmı, ithal ediliyor. Türkiye’de üretilen otomobiller de parça tedariği benzer biçimde durumlar sebebiyle aslına bakarsak dolar ve euro’daki duruma bağımlılar. Hâl bu şekilde olunca döviz kuru arttıkça, araçların fiyatı da otomatikman yükseliyor. Burada aracın yerli yada ithal olması fark etmiyor.

ÖTV ve KDV oranı

Türkiye’deki vergi sistemi, otomobil satın almak isteyen vatandaşları direkt ilgilendiriyor. Zira bugün satın almayı düşündüğünüz herhangi bir otomobil için hem ÖTV hem de KDV ödemesi yapıyorsunuz. Üstelik “verginin vergisi” uygulaması sebebiyle vergi yükü daha da artıyor. Yetkililer, ara sıra ÖTV matrahlarında değişimler yapıyorlar sadece bu değişimler, öteki nedenlerden dolayı o kadar da kalıcı olmuyor.

Yukarıda Mercedes-Benz’in resmî web sitesinden alınan fiyat sıralaması sayfasını görüyorsunuz. 2025 model Mercedes-Benz A200 (AMG) için istenen fiyat, 2 milyon 944 bin TL. Sadece bu tutarın bir tek 1 milyon 357 bin 870 TL’sini Mercedes-Benz alıyor. Yüzde 80 ÖTV ile birleşen yüzde 20’lik kdv, toplamda 1.575.129 TL’lik vergi yükü oluşturuyor.

Kredi faizleri

Otomobil almak isteyenlerin büyük bir kısmı taşıt kredisi kullanıyor. Faiz oranları arttığında vasıta kredisi kullanmanın maliyeti de yükseliyor. Sadece yüksek kredi faizleri kimi zaman vatandaşın avantajına olabiliyor. Zira kredi kullanılmayınca satışlar düşüyor. Fiyatlar yerinde saymaya yada düşmeye başlıyor.

Üretim ve tedarik zinciri sorunları

Küresel ölçekte yaşanmış olan çip krizi, lojistik problemleri ve hammadde fiyatlarındaki artış, üretici firmaların maliyetlerini yukarı çekiyor. Bu durumu COVID-19 pandemisinde fazlaca net bir halde gördük. İşte sektörde yaşanmış olan krizler, ne yazık ki hem sıfır hem de ikinci el piyasasında fiyatların yükselmesine yol açıyor. Esasen bu tür durumlarda otomobil bulmak pek de mümkün olmuyor.

Gelelim her insanın merak etmiş olduğu o probleminin cevabına: Otomobil tutarları düşer mi?

Otomobil tutarları düşecek diye bekliyorsanız size can sıkacak bir haberimiz var; otomobil fiyatlarının ciddi seviyede düşmesini sağlayacak herhangi bir bulguya haiz değiliz. Peki niçin bu şekilde düşünüyoruz? Gelin derhal açıklayalım.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Nisan 2025 süreci için piyasaya sürülen “Piyasa Katılımcıları Anketi“ne bakılırsa dolar kuru, yıl sonunda 43,60 TL seviyelerinde olacak. 12 ay sonrasındaysa 45,85 TL seviyeleri görülecek. Şu demek oluyor ki bu yazının yazıldığı 14 Mayıs tarihinde 38,76 TL olan kur, daha da yükselecek. Buna paralel olarak otomobil tutarları düşmeyecek.

Tek niçin bu da değil. Hükûmet, ÖTV matrahlarını fazlaca uzun süredir güncellemiyor. Üstelik sektör kaynaklarına bakılırsa en azından şu sıralar, bu şekilde bir emek harcama da yok. Hâl bu şekilde olunca otomobillerin üstündeki vergi yükü değişmeyecek. Bu da otomobil tutarları düşer mi sorusu için bir başka negatif yanıt.

Evet, Türkiye’de otomobil tutarları devasa yükseklikte. Sadece garip bir halde talep de fazlaca kuvvetli. Hatırlayan okurlarımız vardır; 2024 yılı satışlarında üstün dereceli üstüne üstün dereceli kırıldı. 2025 yılı da asla kötü gitmiyor. Satışların yüksekten devam etmesi de firmalar için indirim kapılarını kapatıyor. Buna ek olarak; yaz mevsimi de geliyor. Hepimiz bilir ki insanoğlu, Türkiye’de yaz mevsimi yaklaştığı süre otomobil arayışına girerler. Bilhassa de ikinci el piyasasının hareketlenmesi, fiyatların düşmesini engelleyecektir.

Otomobil almayı ertelemek mantıklı mı?

Buraya kadar anlattıklarımızdan sonrasında otomobil almayı ertelemek mantıklı mı diye düşünmüş olabilirsiniz. Azca ilkin de belirttiğimiz benzer biçimde 2025 senesinde büyük bir fiyat düşüşü beklemek pek mantıklı değil, bundan kaynaklı olarak otomobil almayı ertelemek de fazlaca mantıklı değil. Bir ihtimal otomobil tutarları düşecek diye beklerken daha yüksek fiyatlarla bile karşılaşabilirsiniz.

Eğer hâlihazırda bir otomobiliniz var ise ve işinizi rahatça görüyorsa ertelemek de mantıklı olabilir. Zira gelecekte neler yaşanacağını kimse bilmesi imkansız. Bir ihtimal iyi kampanyalar denk gelir, kim bilir elektrikli otomobil rekabeti birazcık daha kızışır ve fiyat düşüşleri yaşanır. Sadece bu şekilde bir senaryonun kati olmadığını da bilhassa vurgulamamız gerekiyor.

Otomobil fiyatlarının geleceği hakkında kati konuşmak zor. Sadece mevcut veriler ışığında 2025 senesinde fiyatların ciddi şekilde düşmesi beklenmiyor. Döviz kuru, ÖTV, üretim maliyetleri ve piyasa talebi benzer biçimde faktörleri, fiyatların yüksek kalmaya devam edeceğini düşündürüyor. Eğer vasıta almayı acil bir gerekseme olarak görüyorsanız, bugünkü şartlar ileride daha da kötüleşebilir. Bu yüzden elinizde bir fırsat var ise değerlendirmeniz mantıklı olabilir. Sadece büyük bir fiyat düşüşü umuduyla beklemek, sizi daha yüksek fiyatlarla karşı karşıya bırakabilir.

Kısacası, “Alayım mı, bekleyeyim mi?” sorusunun yanıtı kişisel ihtiyaçlarınıza ve bütçenize bağlı. Sadece gerçek şu ki otomobil tutarları düşer mi diye beklerken her geçen gün daha ulaşılmaz hâle geliyorlar. Bu yüzden iyi bir araştırma yaparak mevcut fırsatları kaçırmamakta yarar var.