[ad_1]
Bir fotoğrafçıya gidip biyometrik fotoğraf çekinmek istediğinizde, canınızın istediği benzer biçimde poz veremezsiniz. Gülümseyemez, kaş çatamaz yada yan duramazsınız. Peki bu kadar engelleme niye?
Bir süredir Türkiye’de de kullanılmakta olan çipli kimlikler ile pasaportlarda, artık biyometrik fotoğraflar kullanılıyor. Bu fotoğraflar, alıştığımız vesikalıklardan bir nebze değişik.
Peki bunun nedenini merak etmiş miydiniz? Biyometrik fotoğraflarda uygulanan kuralları öğrenince, “vay be!” diyeceğinize eminiz.
Biyometrik fotoğraflarla ilgili standartları belirleyen kurum: Internasyonal Sivil Havacılık Örgütü (ICAO)
İş yada dinlence amacı ile yurt dışına çıkma oranı, her geçen gün birazcık daha artıyor. Bu seyahatler, eskiden çok da fazla önemsenmiyordu. Sadece 2000’li seneler itibarıyla bu durum değişti. Başta ABD’de yaşanmış olan 11 Eylül saldırıları olmak suretiyle terör olayları ve suçluların sayısının artması, yetkili otoriteleri biyometrik fotoğraf mevzusunda daha duyarlı hale getirdi. Bu aşamada fitili ateşleyen kurum da Internasyonal Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) oldu.
Değişen teknolojinin gelişmesi, kullandığımız geçişlik ve kimlikleri daha akıllı hale getirdi. Bugün bu belgeler, üstünde bulunan bandrol ve çip benzer biçimde özellikler yardımıyla bir fert ile ilgili tüm verilere anında ulaşılmasını sağlıyor. İşte biyometrik fotoğraflara belirli kurallar getirilmesinin sebebi de tam olarak bundan kaynaklanıyor. Sistem sizi başkasına benzeyecek kadar aşırı makyajlı yada poz verirken değil, organik halinizi kayıt altına almak istiyor.
Biyometrik fotoğrafınız olsa bile geçişlik ve yurt dışına çıkarken mesele yaşayabilirsiniz!
ICAO’nun tavsiye etmiş olduğu standartlara gore biyometrik fotoğrafınızın yüzünüzün ortalanmış, düz bakar, kaş çatmadan yada gülmeden çekilmiş olması gerekiyor. Üstelik bunlar tek başına kafi değil. Arka fonun beyaz, fotoğraf çözünürlüğünün 400 dpi, fotoğrafın genel boyutunun 50 mm x 60 mm, çehrenizin oturmuş olduğu alanın yüksekliğinin ise 36 mm olması gerekiyor.
Hepsi sağlandı diyelim. Gene de geçişlik doğrulamadan geçemeyebilirsiniz. Neden mi? Havalimanlarında pasaportları dijital olarak inceleyen FR sistemler, ağız ila burun ve iki göz arasındaki mesafeyi ölçebiliyor. İşte aşırı derecede gülmek, bu ölçüyü bozabilir. Bununla beraber; ABD benzer biçimde bazı ülkelerin kullandığı sistemlerde yüzünüzdeki 14-20 kadar nokta tanımlanır ve pasaporttaki biyometrik fotoğraf ile kıyaslanır. Bu karşılaştırma uymuyorsa, ülkeye girişinize izin verilmeyebilir. Tüm bunlara ek olarak; ileri seviyede şaşılık problemi olan insanoğlu da geçişlik doğrulamasında mesele yaşayabilir, onay alamayabilirler.
ICAO’nun biyometrik fotoğraf emek harcaması tavsiye niteliğindeydi. Sadece ülkeler tarafınca benimsenince standart oldu.
Internasyonal Sivil Havacılık Örgütü’nün hazırladığı biyometrik fotoğraf standartları, ilk aşamada yalnız tavsiye niteliğindeydi. Sadece ABD ve Kanada’nın ICAO üstünden kurallar koyması, 2005 senesinde da İngiltere’nin tavsiye niteliğindeki standartları kaide haline getirmesi, biyometrik fotoğraflar için internasyonal bir düzenleme oluşmasını sağlamış oldu. Bugün dünyanın neresinde olursanız olun, üç aşağı beş yukarı aynı biyometrik fotoğrafı çekilirsiniz.
Not: Kaynaklarımız içinde yer edinen ICAO’ya girdiğinizde yalnız biyometrik fotoğraflarla ilgili değil, bir pasaportun haiz olduğu tüm özellikleri detaylarıyla inceleyebilirsiniz.
[ad_2]
