Dahmer Dizisindeki Seri Katilin Gerçek Hikayesi

Yapımcılığını Ryan Murphy ve Ian Brennan yapmış olduğu Dahmer dizisinde Jeffrey Dahmer’ı canlandıran Evan Peters, oyunculuğuyla büyük ilgi görmüş oldu. Dizide Karen Malina White, Richard Jenkins ve David Barrera benzer biçimde oyuncular da var. 

Dizinin bu kadar rağbet görmesini elde eden ise çarpıcı bir gerçek hikayeye dayanması. Jeffrey, 1978’den 1991’e kadar 17 erkeği öldüren, ABD’nin en meşhur seri katillerinden biri. İşte Dahmer’ın işlediği kan dondurucu cinayetlerin arka planındaki gerçek öykü…

Sorunlu çocukluk öyküsünün peşinden gelen ilk katliam;

Jeffrey Dahmer Gerçek Hali

Dahmer, 21 Mayıs 1960’ta Milwaukee, Wisconsin’de dünyaya geldi. Genel anlamda seri katillerin çocukluklarında hep bir travma yaşadıkları ve bundan dolayı sorunlu oldukları düşünülür, Jeffrey için de aynı şey geçerli. Çocukken, anası bir sinir krizi geçirdi ve anne babaları boşandı. Ailesi ona bakılırsa hep erkek kardeşiyle ilgilendi ve ona yeterince ilgi göstermedi. Seneler geçtikte Jeffrey içine kapanmış oldu ve lisede alkol, uyuşturucu madde kullanımı benzer biçimde alışkanlıklar edindi. İlginç şekilde gene o dönemde hayvan ölülerine karşı da yoğun bir merakı başladı. Gördüğünüz benzer biçimde daha ufak yaşlarda onun bu ruhsal durumu ileride açacağı büyük belaların habercisiydi.

Seri katil, ilk cinayetini 18 yaşlarındayken işledi. Otomobiline Steven Hicks isminde bir otostopçuyu aldı ve onu kendi evine getirdi. Sonrasında zavallı kişiye, 10 kiloluk bir dambılla vurdu ve onu parçalara ayırdı. Bu psikopat, Hicks’i öldürdükten sonrasında eritip toz haline getirdi ve kalıntılarını evin arka bahçesine saçtı. Şunları öğrenince bile bir çok kişinin tüyleri diken diken oldu değil mi? Keza Jeffrey, ondan sonra sırf yanında kalmasını istediği için bu adamı öldürdüğünü itiraf etti fakat aslına bakarsanız ölen çoktan ölmüştü.

Başarısızlıklarla dolu bir devrin peşinden gelen ikinci katliam;

Dahmer zor bela liseyi bitirmeyi başardı sadece alkol bağımlılığı sebebiyle üniversiteye gitmedi. Sonrasında orduya yazılmaya karar verdi. Peşinden 1979’dan 1981’e kadar Almanya’da sağlık görevlisi olarak çalıştı. Alkol problemi işinde de kendisine problem çıkarıyordu, bunun üstüne Wisconsin’de yaşayan büyükannesinin yanında yaşamaya gitti. Bu yıkık yaşam, 1987 senesinde Steven Tuomi adlı ikinci bir kişinin ölümüne sebebiyet verdi. Katil, zavallı adamı bir otel odasına götürüp öldürdükten oldukça sonrasında cinayetleri itiraf etmiş olduğu zaman, bu kişiyi öldürdüğünü bile hatırlamadığını söylüyordu. Düşünün bu adam bir can aldı ve yetkililere tek anlattığı şey, yalnız sabah bir cesetle uyandığıydı. Her insanın kafasında aynı sual: Nasıl bir delilik bu, birini öldürdüğünü nasıl hatırlayamazsın?

Dikkat, ağır yamyamlık ihtiva eder!

Netflix Dahmer Dizisi

Dahmer’ın eşcinsel eğilimleri de olduğundan sık sık gey barlara gidiyordu. Kurbanlarını buralardan seçen Jeffrey, 1980’lerin sonlarına doğru gene katliam işlemeye devam etti. Hatta öldürmüş olduğu bireylerin bedenlerinden kestiği parçalarla cinsel ilişkiye girip vücutlarının bazı uzuvlarını da bildiğiniz yiyordu. Aslına bakarsak cinsel tacizden dolayı yakalandı sadece katliam işlediği o dönemlerde anlaşılmadı. Hatta Jeffrey, o dönemler ‘Milwaukee yamyamı’ olarak etrafa korku saldı.

Katil, 1990’da kendi evine taşındı ve daha sık katliam işlemeye başladı. 1991’in yazları her hafta bir kişiyi öldürdü. Hatta dizide seyrettiğimiz benzer biçimde hakkaten de komşuları, evinden sesler ve fena kokular geldiği için onu polise şikayet etti. En sonunda kurbanlardan biri, katilin evinden çıkmayı başardı ve yardım istedi. Sonrasında Dahmer, polislere o insanın erkek arkadaşı bulunduğunu ve sarhoş olduğundan bu şekilde yaptığını söyleyerek gene yakalanmaktan yırttı. Bir de bu psikopat insanın şu şekilde bir takıntısı gelişti: O da kişileri sakat bırakarak onları kendisine itaat etmeye zorlamaktı. Kısaca bir nevi onları zombi kılığındaki cinsel köleler olarak görüyordu. Adam sacece katil değil, anlayacağınız bir de sapıktı.

Dahmer’ın yakalanışı ve bir vahşetin hazin sonu…

Katil, öldürmeye çalmış olduğu Tracy Edwards ile 22 Temmuz 1991 senesinde büyük bir savaşım yaşadı ve kurban firar etti. Bunun üstüne polis Jeffrey’nin evine geldi ve evindeki tüm parçalanmış ceset parçalarını buldu. Dahmer tutuklandıktan sonrasında garip bir detay ortaya çıktı: O da kurbanlarının çoğunluğunun 14-33 yaş içinde olan siyahi erkeklerden oluşmasıydı. Bu durum katilin uzun süre yakalanamamasının sebebinin, öldürmüş olduğu kişilerin siyahi oldukları için toplumda kıymet görmeyen ve ikinci sınıfa indirgenen bireylerden oluşması kabulünden kaynaklandığını düşündürmedi değil.

Psikopatın evine gelen uzmanlar, akılalmaz şekilde evde yedi kafatası ve bir tane insan kalbi buldu. Dahmer sonrasında 15 cinayetle suçlandı ve ilk duruşma, 30 Ocak 1991’de başladı. Dahmer, tüm suçlamaları sonuna kadar reddetse de mahkemede akli dengesi yerinde bulunmuş oldu ve deliller tüm gerçekliğiyle onun, 15 cinayetten müebbet alıp yargı giymesine yetti.

Kendi ölümü de suçluların elinden oldu.

Dahmer ve Christopher Scarver

Columbia Cezaevi’ne giderken pişman bulunduğunu ve ölmek istediğini söyleyen Dahmer, öteki mahkumlar tarafınca hapiste büyük bir hedef haline geldi. Bundan dolayı iki kez öteki mahkumlar tarafınca saldırıya uğradı fakat ilkinde hayatta kalmayı başardı. Sadece 28 Kasım 1994 senesinde mahkum arkadaşı Christopher Scarver tarafınca duşta yakalanıp dövülerek öldürüldü. Katili öldüren öteki katil Scarver, 2015 senesinde bir röportaj verdi ve şu şekilde dedi: Hapse giren bazı insanoğlu genel anlamda pişman olur fakat Jeffrey onlardan biri değildi. Peki sizce de Dahmer’ın ölümü resmen kendisi benzer biçimde bir başka psikopatın elinden olmamış mı? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşabilirsiniz.

Kaynaklar: Men’s Health, Finance Yahoo