[ad_1]
1940’lı yıllardan 1960’lı yıllara kadar, on binlerce Afrika peçeli kurbağası tıpta hamilelik testi için kullanıldı. Bir çok şahıs şimdiden, ”bu nasıl mümkün olabilir?” dedi bile. O vakit gelin, mevzunun derinine inelim.
Kurbağalarla meydana getirilen hamilelik testi, öteki adıyla Hogben testi bir kadının idrarının, dişi kurbağanın derisinin altına enjekte edilmesi ile yapılıyordu. Bu işlemden 12 yada 24 saat sonrasında kurbağa yumurtluyorsa netice pozitif anlamına geliyordu.
Kısaca kurbağalar, garip şekilde kadınların hamilelik müjdelerini veren HGG (insan koryonik gonadotropin) hormonunu algılayabiliyordu. Buraya kadar her şey tamam da peki bir kurbağanın hamilelik testinde işe yarayacağı nasıl ve ne şekilde ortaya çıkarıldı?
Bu kontrol, 1930’da İngiliz biyolog Lancelot Hogben tarafınca buluş edildi.

Afrika Peçeli kurbağası
Biyolog, kendince hamilelik testi tasarlamak istiyordu ve bu testte denek olarak kullanabileceği hayvanlar üstüne araştırmalar yapıyordu. Bu esnada Hogben, Cenup Afrika’da öğretmenlik yaparken, Xenopus kurbağalarının (Afrika peçeli) hormon değişikliklerine duyarlı olduklarını öğrendi. Arkasından biyolog, 1937’de hayvan genetikçisi Francis Albert Eley Crew ile beraber Cenup Afrika’dan İngiltere’ye 1.500 Xenopus kurbağası getirtti.
İki yıl içinde kurbağaları hamilelik testi için kullanıp kullanamayacakları üstüne kafa yorup çeşitli emek harcamalar yaptılar. Örnek olarak bunlardan en dikkat çekeni, bir öküzün hipofiz bezinden (beyinde bulunan ve hormonların salınmasını denetim eden yer) üretilen hormonları bu hayvanlara enjekte etmeleri oldu.

Kurbağanın derisine kadınların idrarları bu şekilde enjekte ediliyordu
Arkasından kurbağanın yumurtlamaya başladığını gördüklerinde kafalarında bir ampul yandı ve bu işlemi kadınlarda da tecrübe etmek istediler. Bu sebeple aslına bakarsanız hamile kadınların idrarlarının da hipofizde üretilen ve yumurtalıkların gelişimini etkileyen hormonları (buna HGG de dahil) ihtiva ettiği malum bir durum.

Lancelot Hogben
Araştırmacılar, kadınlarda denediklerinde testin başarı göstermiş bulunduğunu görmüş oldu ve peşinden bu testi tıp alanında nasıl yaygınlaştırabileceklerini düşündü. Aslına bakarsanız bu girişimin namı o dönemlerde acaip derecede yayılmış olduğundan değişik araştırmacılar da fazlaca sayıdaki kurbağa üstünde bu testi denedi.
Üstelik hakikaten de sonuçta oldukça küçük yanılma payları görülüyordu. Örnek olarak örnek vermek gerekirse, bir keresinde 150 kurbağa üstünde meydana getirilen gebelik tespiti denemesinin, bir tek 3’ünde hata oldu. Kısaca aslen şahıs hamile olsa bile kurbağalar bunu kontrol edememiş oldu desek daha doğru.
Peki bu testi kadınlar nasıl kullanıyorlardı?
1940’lı yıllarda bu kontrol etken olarak kullanılmaya başladığında, kadınlar direkt olarak şimdilerde olduğu benzer biçimde eczaneden bu testi elbet ki temin edemiyorlardı. Anca şu şekilde oluyordu: Diyelim siz bir doktorun hastasısınız. O hekim, bu testin yapıldığı laboratuvarlardan testi sipariş ediyordu ve sizi yanına çağırıp işlemi uyguluyordu.
Aslına bakarsanız, hamileliği ortaya çıkarmak için denek olarak kullanılan ilk hayvanlar, kurbağalar değildi.

Farelerle meydana getirilen A-Z testine dair rahatsız edici temsili görsel
Örnek olarak bu konudaki ilk girişim, 1927 senesinde Alman bilim adamları Bernhard Zondek ve Selmar Aschheim tarafınca “A-Z testi” ile yapılmış oldu. Bu kontrol, olgunlaşmamış dişi farelere birkaç gün süresince hamile kadının idrarı enjekte edilerek gerçekleştiriliyordu.
Bundan sonrasında da ne yazık ki farelerin vücutları parçalanıp, yumurtalıklarının normalden daha büyük olup olmadığı denetim ediliyordu. Diyelim ki hayvanın yumurtalığı büyük çıktı, o vakit kadının hamile olduğu anlaşılıyordu. Bu sebeple bu, bir farenin cinsel olgunluğa eriştiğini gösteriyordu ve bu durumun, hamileliği ortaya çıkaran bir done olduğu düşünülüyordu. Fakat gördüğünüz benzer biçimde, hayvanlara acı çektiren ve onları öldüren bir yöntemdi bu.
Sonrasında aynı yöntemi tavşanlara da deneniler. Sadece hayvanlara meydana getirilen katliamda bir azalma olmadı. Düşünün, sırf bu kontrol için her yıl 6.000 tavşan öldürülmüş oluyordu. İşte bundan dolayı uzmanlar, kurbağaların bu tip deneyler için daha uygun bulunduğunu ifade ediyor. Örnek olarak kurbağalar, meydana getirilen bu tip tıbbi deneyler onları öldürmediği müddetçe laboratuvar ortamında 30 yıl bile yaşayabilen hayvanlardır. Kısaca bir hamilelik testi için bir kurbağa, onlarca kere kullanılabildiği ve bu kontrol onu öldürmediği için tercih sebebiydi.
Çağdaş hamilelik testleri ortaya çıkınca kurbağaların gözden çıkarıldı.
1960’lı yıllarda artık bir çubuğun üstüne idrar yapma yöntemi ile hamilelik sonucunu veren testlerin ortaya çıkışıyla beraber kurbağa testleri artık yapılmamaya başladı. Hogben testinin böylece modası geçmiş olduğu için laboravutar ortamındaki kurbağalar yırtıcı doğaya salındı. Sonrasında bu hayvanların, yüzlerce canlı türünü yok eden chytridiomycosis adlı bir mantar hastalığının taşıyıcıları olduğundan şüphelenildi. Peçeli kurbağaların, iştahlı oldukları için önlerine gelen her şeyi yiyerek bu hastalığı kaptıkları düşünülse de bu iddialar kanıtlanamadı.
Aslına bakarsak araştırmacılar, günümüzde bile dünya çapındaki birçok çalışmada kurbağaların denek olarak kullanıldıklarını ifade ediyor. Örnek olarak kalp hastalıklarından, böbrek hastalıklarına kadar teşhisi zor durumlar için kurbağalar üstünde çeşitli incelemeler yapılıyor.

Eben Kirksey
Hatta Afrika peçeli kurbağalarıyla meydana getirilen hamilelik testinin hakikaten doğru olup olmadığını merak eden antropolog ve performans sanatçısı Eben Kirksey, 2012 senesinde garip bir gözlem yapmış oldu. Kirksey, bir halde bu kurbağaları tedarik eden bir şirketten kurbağa satın alıp biri tüp bebek tedavisi gören, toplamda üç kadının hamile olup olmadığını Hogben testiyle ortaya çıkarmak istedi. Üstelik bunu Brooklyn’de her insanın gözü önünde yapmış oldu.
Nasıl derseniz şu şekilde; uzman, hayvana kadınların idrarlarını enjekte etti ve 130 kişinin izlediği canlı yayında kurbağanın yumurtlamasını bekledi. İzleyenlerin hiçbiri kurbağanın yumurtladığını göremedi, bir tek vakit geçince 1-2 şahıs lekelenmeye benzeyen izler gördüklerini söylemiş oldu.
Bu işlemin peşinden Kirksey kadınlardan, günümüzün hamilelik testini uygulamalarını istedi. Netice ise ilginçti şu sebeple hamilelik testlerinin üçü de negatifti. En sonucunda Kirksey, bu kurbağa testinin hakikaten de işe yaradığını dile getirdi. Peki siz daha ilkin kurbağaların gebelik testi için kullanıldıklarını duymuş muydunuz, yoksa ilk kere bu yazımızda mı öğrendiniz? Görüşlerinizi bizimle yorumlarda paylaşabilirsiniz.
İLGİLİ HABER
Antik Mısır’da Uygulanan Birbirinden İlginç Doğum Denetim Yöntemlerini Duyunca Oldukça Hayret edeceksiniz!
İLGİLİ HABER
Pek Oldukça Kişinin Aynı Şey Zannettiği Doğum Denetim Hapı ve Ertesi Gün Hapı Arasındaki Farklar Nedir?
İLGİLİ HABER
Doğum Denetim Hapı İçme Hatasına Düşen Bir Erkeğin Vücudunda Gerçekleşecek Garip Değişimler
$(function(){
window.fbAsyncInit=function() FB.init(appId:'1037724072951294',xfbml:!0,version:'v2.5');
(function(d,s,id) var js,fjs=d.getElementsByTagName(s)[0];if(d.getElementById(id))return;js=d.createElement(s);js.id=id;js.src="https://connect.facebook.net/tr_TR/sdk.js";fjs.parentNode.insertBefore(js,fjs);(document,'script','facebook-jssdk'));
$('body').on(click:function() FB.XFBML.parse();
,'.facebook-save');
if($('.content-sticky').length>0){if($(window).width()>=768){$(window).on('scroll',function(){var scrollTop=$(this).scrollTop();$('article').each(function() if(scrollTop>=($(this).find('.content-body').offset().top-76)) $(this).find('.content-sticky').addClass('sticky');if(scrollTop>=($(this).find('.content-body').offset().top+$(this).find('.content-body').height()-($(this).find('.content-sticky').height()+92))) $(this).find('.content-sticky').removeClass('sticky');$(this).find('.content-sticky').css('bottom':'0px','top':'auto');else $(this).find('.content-sticky').addClass('sticky').css('bottom':'initial','top':'76px');
else $(this).find('.content-sticky').removeClass('sticky').css('bottom':'auto','top':'0');
)})}}
$('body').on({click:function(){var $this=$(this),dataShareType=$this.attr('data-share-type'),dataType=$this.attr('data-type'),dataId=$this.attr('data-id'),dataPostUrl=$this.attr('data-post-url'),dataTitle=$this.attr('data-title'),dataSef=$this.attr('data-sef');
switch(dataShareType) case 'facebook':FB.ui(method:'share',href:dataSef,,function(response) if(response&&!response.error_message) updateHit();
);
break;
case 'twitter':shareWindow('http://bc.vc/347874/https://twitter.com/intent/tweet?via=webtekno&text="+encodeURIComponent(dataTitle) + " %E2%96%B6 '+encodeURIComponent(dataSef));updateHit();break;
case 'gplus':shareWindow('https://plus.google.com/share?url=" + encodeURIComponent(dataSef)); updateHit(); break;
case "mail':window.location.href="https://www.webtekno.com/mailto:?subject="+encodeURIComponent(dataTitle)+'&body='+encodeURIComponent(dataSef);break;
case 'whatsapp':window.location.href="whatsapp://send?text="+encodeURIComponent(dataTitle)+' %E2%96%B6 '+encodeURIComponent(dataSef);updateHit();break;
function shareWindow(url) window.open(url,"_blank","toolbar=yes, scrollbars=yes, resizable=yes, top=500, left=500, width=400, height=400");
function updateHit(){$.ajax({type:"POST",url:dataPostUrl,data:contentId:dataId,contentType:dataType,shareType:dataShareType,success:function(data)
if($('.video-showcase').length>0) var $container=$('.video-showcase');else if($('article[data-id="'+dataId+'"]').length>0) var $container=$('article[data-id="'+dataId+'"]');else if($('.wt-share-item[data-id="'+dataId+'"]').length>0) var $container=$('.wt-share-item[data-id="'+dataId+'"]');else $container=null;
if($container!=null&&$container.length>0)
})}}},'.wt-share-button')});
[ad_2]