Harry Potter Karakteri Severus Snape Hakkında Bilinmeyenler
Severus Snape, Harry Potter dünyasının en gizemli Ölüm Yiyen’i olup bizleri korkutmasının yanı sıra ara sıra da içindeki sevgiyle kalplerimizi de eritmiştir. Namı öteki Melez Prens ile alakalı bilinmeyenlere gelin yakından bakalım.
1997’de piyasaya sürülen ve kitap serisi ile yaşamımıza giren Harry Potter evreni her yaştan kesime hitap etmeyi başaran iyisiyle kötüsüyle birçok karakteri içinde yaşatıyor. Bazı karakterler var ki film süresince iyi yada fena bulunduğunu ilk başta anlamanız pek mümkün olmuyor. İşte Severus Snape de kitap ve film serileriyle milyonları etkileyen bir yapım olan Harry Potter’ın bu unutulmaz karakterlerinden biridir.
Gerek gerçek dünyada gerekse Büyücülük Dünyası’nda tartışmalara niçin olmasına karşın bazıları onun yalnız çıkarları için hareket ettiğini, bazıları ise karanlık pelerinin altında yumuşacık bir kalbi bulunduğunu söylüyor. Kısacası tanıdıkça derinleşen derinleştikçe karmaşıklaşan bir hikâyeye haiz. Doğrunun ve yanlışın sınırlarını aşan Severus Snape*,* daima içinde bilinenden fazlasını barındırıyor. Peki, siz bunların ne kadarından haberdarsınız?
NOT: İzlemeyen kalmış mıdır bilmiyoruz fakat içerik Harry Potter serisi hakkında spoiler içerebilir.
Severus Snape hakkında bilgiler:
- Hogwarts tarihinde bir ilki gerçekleştirmiş oldu.
- Ölüm Yiyenler içinde yalnızca Snape uçabilirdi.
- Weasley Kardeşler’e pahabiçilmez şeyler öğretti.
- Warner Brothers’ın ilk tercihi Alan Rickman değildi.
- Kendisi hem Ölüm Yiyen olup hem de Patronus yapabilen bir efsaneydi.
- J.K. Rowling’in etimoloji tutkusu Severus Snape’i es geçmedi.
- Petunia Teyze’nin gizemle bahsetmiş olduğu o çocuktu.
- Snape kitap ve filmimizde birazcık değişik.
Hogwarts tarihinde bir ilki gerçekleştirmiş oldu.
Bilinmiş olduğu suretiyle Severus Snape, 1978 senesinde mezun olmuştur. Mezun olur olmaz yaşamının en büyük acısını yaşayacağından bihaber hâlde Voldemort’un tarafına iştirak etmiştir. Voldemort’un Lily Potter’ı öldürmesinden sonrasında ise oldukca zaman kaybetmeden 1981 senesinde Hogwarts‘a dönerek İksir Uzmanı ve Slytherin’in bina naşkanı olmuştur. Bu geri dönüş birçok olayın başlangıcı olmuştur. Bunlardan biri de 21 yaşlarında Hogwarts tarihinin en genç profesörü ünvanını kazanmış olmasıdır.
Ölüm Yiyenler içinde yalnızca Snape uçabilirdi.
Neredeyse tüm büyücüler, eğer bir süpürgesi yada bir Hippogriff’i var ise istedikleri süre uçabilirlerdi. Peki, Snape bunların hiçbirine haiz olmadan iyi mi uçabiliyordu? O, bir Ölüm Yiyen değil miydi? Severus Snape, doğal ki bir Ölüm Yiyen’di. Sadece Snape, Voldemort’tan ders aldı ve uçabilen tek Ölüm Yiyen olarak tarihe geçti**.** Bununla beraber uçma kabiliyetini başkasından öğrenen ilk şahıs de o oldu.
Kısacası, Voldemort iktidara gelene kadar süpürge olmadan uçmak, cadı ve büyücüler için imkânsız gözüküyor olsa da Voldemort’un Ölüm Yadigarları’nda ve Severus Snape’in gösterdiği şeklinde bazı istisnai durumlarda büyücülerin kendi kendine herhangi bir dayanağı olmadan uçabilmesi de mümkündü.
Ustalığını nesillere aktardı: Weasley Kardeşler’e paha biçilmez şeyler öğretti.
J.K. Rowling; Harry Potter’ın ana karakterlerini, tarihteki ve kendi hayatındaki insanlardan esin alarak yarattığını birçok kez söylemişti. Bunlardan biri de iksir ve büyülerle yakından ilgilenilmiş olduğu için kimya öğretmeni ile bağdaştırdığı Severus Snape’ti. Hogwarts’ta profesörlüğe süregelen Snape okuldaki zamanını asla bir Weasley kardeşin varlığı olmadan geçirmedi.
Her ne kadar Weasley Ailesi’nden hazzetmese de Weasley Kardeşler’i, 1981 senesinde Bill’in dersine girip iksir ona iksir öğreterek tanıdı. Aradan seneler geçtikten sonrasında, 1988 yılına geldiğimizde ise Ginny ve Ron Weasley talebe olarak kalan kardeşlerdi. Kısaca yedi Weasley kardeşin tamamı Snape’ten iksir ve büyü eğitimi aldı ve Snape’in ustalığı nesillere aktarılmış oldu.
Warner Bros’ın ilk tercihi Alan Rickman değildi.
Pek oldukca Harry Potter hayranının bilmediği bir durum ise Severus Snape’i oynayacak ilk ve tek seçeneğin Alan Rickman olmamasıdır. Warner Brothers’ın gözü aslen Quentin Tarantino’nun favorisi Tim Roth‘taymış. Roth’un görevi düşünmesine karşın teklif edilmiş olduğu sırada Planet of the Apes’in çekimlerinin tam ortasında olduğundan maalesef kabul edememiş. Fakat maalesef demek ne kadar doğru bilmiyorum. Şu sebeple Roth’un teklifi reddedip Alan Rickman’ın kabul etmesiyle aslolan şansı yakalamış olabiliriz.
Netice olarak her ne kadar Roth; kitaptaki Snape’in yaşına oldukca daha yakın olsa da artık Snape ile özdeşleşen Rickman’ın kendine özgü sesi, yavaş ve kasıtlı konuşma biçimi olmadan bu karakteri düşlemek oldukça zor. Bu yüzden iyi ki Alan Rickman bu görevi havada kapmış diyoruz.
Kendisi hem Ölüm Yiyen olup hem de Patronus yapabilen bir efsaneydi.
**
**
Harry Potter’ın en çarpıcı detaylarından biri de Severus Snape’in bir Ölüm Yiyen olmasına karşın Patronus büyüsünü yapabilmesidir. Snape’in Patronus büyüsü yapabildiğini kitaplardan bilmemizin yanı sıra ilk kez Ölüm Yadigarları 2 filmimizde görmüştük. Normalde Patronus büyüsünü yapabilmek için oldukca hususi ve sizi mutlu eden bir anın olması gerekir. Ölüm Yiyenler ise kendilerini önemsiz hissettikleri için Severus Snape haricinde Patronus büyüsü yapabileni yoktur.
Snape ise içine atıp kimselerle fakat kimselerle paylaşamadığı aşkı Lily’e duyduğu çok önemli sevgi sebebiyle Ölüm Yiyenler’in karakteristik özelliklerinde ayrılarak bu büyüyü gerçekleştirebiliyordu. Şu sebeple bir yaşam sevmiş ve süre kalıplarının ötesine geçip “daima” sevmiş olarak aşkın dersini bizlere vermiştir. Bu yoğun sevgi ise ona Patronus’u bununla beraber getirmiştir.
J.K. Rowling’in etimoloji tutkusu Severus Snape’i es geçmedi.
**
**
J.K. Rowling’in etimolojiye olan tutkusu yardımıyla yarattığı bir karakterin adına bakarak karakterin ne düşüneceğini, neler yaşayacağını ve neler hissedeceğini bile öğrenebilirsiniz. Bazılarının isimlerini kendi uydurmuş, bazılarını ise mevcut kelimelerden almıştır. Rowling, Fransızca ”oldukca ciddi”, ”sert”, ”ceza verici” şeklinde anlamlara gelen ”severe” kelimesini düşünerek böylesine ciddi mizaçlı bir karaktere Severus adını vermiştir. Severus, Snape olan soyadını ise İngiltere’deki gerçek bir yerden almıştır. Cambridge’in doğusunda ve Londra’nın kuzeyindeki Suffolk County’de minik bir köy olan Snape, İngiliz klasik besteci Benjamin Britten’in evi olarak tarihe geçmektedir.
Bilhassa niçin bu köyün adını seçtiği belli olmasa da kelimenin kökenine bakmış olduğunuzda, “sert olmak, azarlamak, aşağılamak, küçümsemek” anlamına gelen “sneap” kelimesinin alternatif yazılışı olarak karşınıza çıkıyor. Netice olarak Severus Snape’in karakterinin bütününe baktığımızda anlamlarıyla oldukça uyuştuğunu görüyoruz. Bu yüzde J.K. Rowling’in oldukça başarıya ulaşmış bir iş çıkardığını söyleyebiliriz.
Petunia Teyze’nin gizemle bahsetmiş olduğu o çocuktu.
**
**
Anımsar mısınız? Zümrüdüanka Yoldaşlığı filmimizde Harry ve Dursley’e Ruh Emiciler saldırmıştı. Petunia Teyze, Ruh Emicilerden bahsederken onları nereden öğrendiğini ”O çok kötü çocuktan” diyerek belirtmişti. O çok kötü çocuk diye tanımladığı şahıs ise hepimizin tahmin etmiş olduğu suretiyle Severus Snape’ti. Ek olarak seneler geçse de içindeki kin ve nefreti asla azalmamıştı ve Lily ile Snape’in arkadaşlığını bilip onlardan nefret ediyordu.
Snape kitap ve filmimizde birazcık değişik
Severus Snape Harry Potter filmlerinde ve kitaplarında aynı şekilde işlenmiyor. Doğal ki bunun sebebi filmlerdeki süre sınırı. Kitabı okurken Snape’in iç hayatına, Lily Potter ile olan ilişkisi ve Snape’i iyi mi etkilediğine dair daha oldukca detaya hakim oluyoruz. Özetle kitaplarda Snape’in karakter gelişimi daha detaylı işlenirken; filmlerde ise bu gelişim daha süratli ve özet geçilmiş şekilde sunuluyor.
Kaynaklar: Leaderonomics.com, HarryPotterWiki



