İnsan Vücudunda Deposu Bilinmeyen Kimyasallar Tespit Edildi

İnsanlık olarak bir taraftan gözlerimizi uzayın bilinmezliklerini anlamaya çevirmişken, bir taraftan da halen daha keşfedemediğimiz gizemlerle dolu kendi vücutlarımızı anlamaya çalışıyoruz. Sadece iyi mi ki uzayı idrak etmek için değişen teknolojinin gelişimine bel bağlamış durumdaysak, kendi vücudumuzu öğrenme noktasında da yeni teknolojilere mecburuz. Durum bu şekilde olunca da aynı gün ilkin Mars’tan bir fotoğrafla karşılaşıp sonrasında da bedenimize dair yeni bir keşfe şaşırabiliyoruz.

Kaliforniya Üniversitesi’nden bir grup bilim insanı da bizleri tam da bu şekilde şaşırtacak bir araştırma gerçekleştirmiş. İnsan yapımı kimyasalların insan vücuduna tesirini ve bu tarz şeyleri tespit yöntemlerini geliştirmek için meydana getirilen araştırmada, insan vücudunda 109 değişik kimyasal keşfedilmiş.

Kimyasallardan 42’sinin deposu bilinmiyor: 

Hamile hanımefendilerin kimyasala maruz kalma durumlarını saptamak için süregelen araştırmada insan vücuduna tespit edilen 109 kimyasaldan 55 tanesinin daha ilkin insan vücudunda asla tespit edilmediği bilgisi paylaşılırken, işlerin esas ilginçleşmeye başladığı nokta ise kaynağının ne işe yaradığını bilemediğimiz 42 kimyasalın devreye girmesi.

Bilim adamları, insan vücudunda tespit edilen bu kimyasalların pek çoğunun kaynağını tespit edebiliyor. Bu kimyasallar çoğu zaman kozmetik ürünleri, ilaçlar ve ziraat ilaçları şeklinde tüketim ürünler vasıtasıyla bedenimize giriyor. Sadece araştırmayı yürüten ekibin tespit etmiş olduğu 42 kimyasalın deposu hemen hemen bulunabilmiş değil. Doğrusu bu kimyasalların bedenimize iyi mi girdiğini hemen hemen bilmiyoruz, kaynakları gizemini koruyor.

Bu aşamada da devreye üretim meydana getiren şirketlerin ürünlerinin kimyasal yapılarının paylaşılması noktasında tam olarak saydam olmaması problemi giriyor. Bilim adamları, bu türden araştırmalarda tespitin daha kolay yapılması için şirketlerin bu mevzuda daha saydam olması icap ettiğini söylüyor.

Anneden çocuğa aktarılıyor:

Araştırmanın bir öteki tehlikeli sonuç noktası ise bu kimyasalların anne karnında bebeğe aktarıldığnın tespit edilmesi. Doğrusu insanlık olarak ürettiğimiz ve aslına bakarsak bedenimize ilişkin olmayan kimyasalları ilkin tükettiğimiz ürünler ile bedenimize alıyor, sonrasında da bunu gelecek nesillere aktarıyoruz, bir bakıma naturel biyolojik yapımıza zarar veriyoruz.

Araştırmada tespit edilen kimyasallardan pek çoğunun muhtemelen uzun süreden beri insan vücudunda bulunduğunu sadece geliştirilen yeni yöntemler ile tespit edilebilir hale geldiğini belirten araştırma ekibinden Tracey Woodruff mevzuyla ilgili “Bazı kimyasalların hamile kadınlardan çocuklarına geçtiğini görmek kaygı verici, bu da bu kimyasalların nesiller boyu bizimle olabileceği anlamına geliyor.” ifadelerini kullandı.