Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’nden Ayrıldı

Türkiye, Resmi Gazete’de piyasaya çıkan Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesine dayanan ve adını Türkiye’nin en büyük şehrinden almış olduğu şeklinde ilk imzacısının da Türkiye’nin olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden resmen ayrıldı. İstanbul Sözleşmesi, 11 Mayıs 20211’de imzaya açılmış ve 1 Ağustos 2014’te yürürlüğe girmişti.  

Bilhassa hanımefendilere yönelik şiddetin önlenmesi için oldukça mühim maddelere haiz olan ve tüm dünyanın kabul etmiş olduğu bu sözleşme, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla piyasaya çıkan “3718 sayılı kararda ‘Türkiye Cumhuriyeti adına 11/5/2011 tarihinde imzalanan ve 10/2/2012 tarihindeki ve 2012/2816 sayılı Bakanlar Kurulu Sonucu ile onaylanan “Bayanlara Yönelik Sertlik ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin Türkiye Cumhuriyeti bakımından feshedilmesine, 9 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 3 üncü maddesi gereğince karar verilmiştir.“ kararnamesiyle feshedildi.  

İstanbul Sözleşmesi nedir? 

İstanbul Sözleşmesi, internasyonal hukukta kıymet da yer almış, hanım – adam eşitsizliğinin ve hanımefendilere karşı uygulanan şiddetin ve ayrımcılığın vurgulandığı ilk sözleşme olarak dikkat çekiyor. Fizyolojik, cinsel, ekonomik ve duygusal olmak suretiyle her tür şiddetle savaşım mevzusunda “Önleme, Koruma, Kovuşturma ve Destek” politikalarından oluşan dört temel yaklaşım içeren İstanbul Sözleşmesi, şiddetle mücadelede mevzusunda yaptırım gücü olan bağlayıcı bir sözleşmeydi.  

Toplumsal medyada gündem oldu 

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden resmi olarak çıkmasının arkasından toplumsal medyadan da tepkiler gelmeye başladı. Twitter gündemde 1. sırada olan İstanbul Sözleşmesi, daha uzun süre konuşulacak şeklinde görünüyor. En büyük temennim, bu sözleşmenin feshinin devletimizde aslına bakarsanız “aşırı” düzeyde olan hanım sertliğini daha da fazla artırmaması yönündedir.