Vuslat Foundation’ın ilk etkinliği Venedik Bienali’nde
‘Beraber Iyi mi Yaşarız?’ temalı Bienal’de meşhur İtalyan sanatçı Penone’nin anıtsal eseri Dinleyici, Vuslat Foundation’ın ilk projesi olarak seyirciyle buluşuyor.
Dünyada ‘can kulağıyla dinleme’ becerisini bireysel ve toplumsal ilişkilerin eğer olmazsa olmaz parçası haline getirme amacıyla kurulan Vuslat Foundation, küratörlüğünü Hashim Sarkis’in yapmış olduğu ve bu yılki teması ‘Beraber Iyi mi Yaşarız?’ olan Venedik Bienali 17. Mimarlık Sergisi’ne hususi proje ortağı olarak çağrı edildi. Vakıf, meşhur İtalyan sanatçı Giuseppe Penone’nin anıtsal enstalasyonu “Dinleyici”yi, 22 Mayıs – 21 Kasım 2021 tarihleri içinde sanatseverlerin beğenisine sunuyor.
Dokuz metre yüksekliğinde, ağaç formunda olan bronz heykel, Bienal’in hususi etkinliği olarak Venedik’in zamanı mekânı Gaggiandre’de kanal suyuna yerleştirilecek. Bu projeyle doğayı cankulağıyla dinlemenin önemine dikkat çekmeyi ve farkındalık yaratmayı amaçlayan Vuslat Foundation, izleyiciyi bu mevzuda düşünmeye ve üretmeye çağrı ediyor.
Küratör Sarkis ise Vuslat Foundation’ın gerçek anlamda esin verdiğini belirtirken, “Bu proje, mekân anlayışımızın, bir görme alanından dinleme alanına geçmesinin gerekliliğine vurgu yapıyor” diyor.
Bienalde sergilenecek Dinleyici, Penone’nin meşhur Idee di Pietra – Olmo (Taşa Dair Fikirler – Karaağaç) serisinin yeni edisyonu. Sanatçı, Dinleyici’yi şöyleki tanımlıyor:
“İnsan zihninde yer edinen düşünceler, bir ağacın dalları içinde asılı duran bir taşın içindeki sayısız kristale benzer. Yeryüzüne çıkan su damarları, tüm canlıların bedenlerine akar, ondan sonra denize dökülmek suretiyle nehirlere akan derelere karışır. Suların içinden yükselen bir ağaç, kendimizde bir parçasını bulduğumuz o akışkanlığı da çağrı eder.”
Vuslat Foundation’ın Genel Küratörü Chus Martínez ise görüşlerini, ‘‘Niçin ağaç peki? Şundan dolayı ağaç bizlere hem tabiat ananın hem de tabiat ananın bilincinin başlıca öğelerini gösterir, zira ağaç pürdikkattir. Ağacın yaşamı, tüm öğelere kulak vermesine, dinlediklerini içselleştirmesine bağlıdır. Bu karşılıklı alıp verme içeren bir dinamiktir. Eşitliğe, salt ikiliklerden ibaret olmayan bir dünyaya doğru dönüştürücü bir sürecin temelini teşkil edecek oldukça sayıda değişik bağları güçlendirmek suretiyle sanatçılarla, hikâye anlatıcılarla ve
ek olarak eğitimciler ve tasarımcılarla da çalışmak istiyoruz” şeklinde açıklıyor.
DİNLEME ADINA AĞAÇTAN ÖĞRENEBİLECEKLERİMİZ
Venedik Bienali’nin, dünyanın önde gelen mimar ve sanatçılarının katılmış olduğu, oldukça mühim küresel bir sahne bulunduğunu söyleyen Vuslat Foundation kurucusu Vuslat Doğan Sabancı, projenin amacını şöyleki konu alıyor:
“Vakfımız hayata geçerken ilk projemiz olarak, bu sahnenin tam merkezine cankulağıyla dinleme terimini yerleştirmek suretiyle çağrı edilmiş olmak bir onur. Bugün dünyanın karşı karşıya kalmış olduğu devasa sorunların derhal hepsinde insanlığın kaderi birbirine örülmüş durumda. İklim krizi, pandemi, giderek artan gelir eşitsizliği, cinsiyete ve kimliğe dayalı sertlik benzer biçimde sorunların hiçbiri kimsenin tek başına çözebileceği problemler değil. Ortak ve kalıcı çözüm geliştirmeyi koşul kılıyor. Bunun yolu da sadece dinleme kaslarımızı ve kültürümüzü geliştirmemizle mümkün olabilir.”
Uzun seneler medyada ifade sahneleri kurma ve geliştirme üstüne çalıştıktan sonrasında şimdi birbirimizi, kendimizi ve doğayı cankulağıyla dinleyebileceğimiz alanlar kurmaya
liderlik etmek suretiyle yola çıktığını belirten Doğan Sabancı, sanatın ve hikâye anlatıcılığının bu mevzuda esin verme ve cankulağıyla dinlemeyi dünyanın gündemine sokmaktaki rolünün büyük olduğuna inanıyor. “Penone’nin Venedik kanalına yerleştirilen eserini de dinleme adına ağaçtan öğrenebileceklerimize dair simgesel bir çağrı olarak görüyorum” diyor.
Vuslat Foundation, bu sergiyle beraber, gelecek aylarda, Venedik’te cankulağıyla dinlemenin bireysel ve toplumsal sorunların çözümünde oynayacağı role ilişkin, halka
açık bir takım etkinlik gerçekleştirecek. Dünyada ve Türkiye’de sanatçılar, hikâye anlatıcıları ve değişiklik liderleriyle beraber dinlemenin bireysel ve toplumsal sorunların çözümündeki mühim görevi üstüne çalışacak, farkındalık yaratacak. Eğitime dinleme becerilerinin dahil edilmesi, çocuklar ve gençlerde bu becerilerin kullanımının yaygınlaştırılması için çaba harcayacak. Üniversitelerle dinlemenin üstündeki engeller ve iyi dinleyici iyi mi olunur benzer biçimde mevzularda yapılacak araştırmaları destekleyecek, sivil toplumda üç boyutlu (Kendimizi, ötekini, doğayı) dinleme pratiklerinin kullanılması ve yaygınlaştırılması için projeler geliştirecek.
