Yapay Zeka

Yapay Zekâya Sorduk: Mustafa Kemal Atatürk Olmasaydı Türkiye Iyi mi Olurdu?

Yüce Önder Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, yaşamı süresince, Türkiye’nin bugünlere gelebilmesi için tüm vizyonunu ortaya koyarak savaştı. Bir de Mustafa Kemal Atatürk’ün asla olmadığı bir senaryoda Türkiye’yi düşünün, iyi mi olurdu? Yapay zekâya sorduk…

Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk asla doğmamış ve Türkiye’nin zamanı tekrardan yazılmış olsaydı acaba ülkemiz iyi mi bir yer olurdu?

Yapay zekâya sorduk ve aldığımız cevaplar, bir kez daha Mustafa Kemal Atatürk’ün varlığına minnet duymamızı sağlamış oldu. Bakalım neler söylemiş oldu?

Bir tek Kurtuluş Savaşı’nı kaybetmemizin bile fazlaca fena neticeleri olurdu.

Sevr Antlaşması’na gore, Anadolu’nun büyük bir kısmı işgalcilere bırakılacaktı. İzmir ve çevresi Yunanistan’a, Güneydoğu Anadolu Fransa’ya, İstanbul ve Boğazlar İngilizlerin kontrolüne geçebilirdi. Ermenistan ve Kürdistan şeklinde özerk yada bağımsız devletler kurulması planlanıyordu. Bu da Türkiye’nin bugünkü sınırlarına haiz olamaması ve fazlaca küçülmüş bir coğrafyada kalması anlamına gelirdi.

Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı ve Kurtuluş Savaşı başarısızlıkla sonuçlansaydı Osmanlı Devleti, işgalci güçlerin himayesine girerdi. Şu an bağımsız olan Türkiye Cumhuriyeti olmazdı. Yarı sömürge bir statüye haiz olurduk. Osmanlı Devleti varlığını sürdürse bile, etkisiz bir padişahın liderliğinde bir kukla devlet olarak kalabilirdi. İtilaf Devletleri’nin tesiri altındaki bir yönetim olacağından egemenlik zayıflardı.

Kurtuluş Savaşı’nın başarısızlığı, Türkiye’nin kültürel ve toplumsal olarak da daha kapalı bir cemiyet olarak kalmasına yol açabilirdi. Batılılaşma ve modernleşme hareketleri yerine, muhafazakâr bir yapı devam eder, demokratikleşme ve bireysel haklar şeklinde kavramlar gelişmezdi.

Mustafa Kemal Atatürk’ün getirmiş olduğu modernleşme devrimleri olmasaydı…

Yapay Zekâya Sorduk: Atatürk Olmasaydı Türkiye Nasıl Bir Yer Olurdu?

Mustafa Kemal Atatürk’ün getirmiş olduğu modernleşme reformları olmasaydı, Türkiye’nin bugünkü yapısından oldukça değişik bir ülke olurdu. Ilk olarak, Osmanlı İmparatorluğu’nun mirası olan monarşik yönetim devam edebilir ve padişahlıkla beraber halifelik kurumu da sürebilirdi.

Bu durumda Türkiye, demokratik bir cumhuriyet yerine otokratik bir yönetim altında kalır, halkın yönetime iştirakı sınırı olan olurdu. Yönetime dinî kurumlar daha çok tesir eder, devletin laiklikten uzak bir halde yönetilmesiyle dinin görevi her alanda baskın hâle gelebilirdi.

Toplumsal açıdan bakıldığında, bilhassa hanım hakları büyük seviyede geri planda kalırdı. Mustafa Kemal Atatürk’ün reformları yardımıyla elde edilmiş hanımefendilere oy hakkı, eğitim ve emek harcama hayatına katılım şeklinde mühim kazanımlar gerçekleşmezdi. Bayanlar, geleneksel rollerine sıkışıp kalabilir ve toplumsal hayatta eşit bir konum elde edemezlerdi.

Eğitim sistemi de çağdaş bilimsel temellere dayalı olmayıp, dinî eğitim daha baskın olur ve bu durum, Türkiye’nin bilim ve teknoloji alanındaki gelişimini mühim seviyede engelleyebilirdi.

Yapay Zekâya Sorduk: Atatürk Olmasaydı Türkiye Nasıl Bir Yer Olurdu?

Ekonomik olarak ise, Mustafa Kemal Atatürk’ün sanayileşme ve tarımsal reformları yapılmazsa Türkiye, ağırlıklı olarak tarıma dayalı ve geri kalmış bir ekonomiyle varlığını sürdürürdü.

Sanayileşme olmadan çağdaş bir iktisat oluşturmak zor olur, dışa bağımlı bir yapı ortaya çıkabilirdi. Bilim ve teknolojiye yatırım yapılmadığı için, dünya ile rekabet eden bir ülke olma şansı azalır, ekonomik kalkınma fazlaca daha yavaş gerçekleşirdi.

Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu batı ilişkileri olmasaydı internasyonal alanda görünmez olurduk.

Yapay Zekâya Sorduk: Atatürk Olmasaydı Türkiye Nasıl Bir Yer Olurdu?

Mustafa Kemal Atatürk’ün batı dünyasıyla kurduğu diplomatik ilişkiler ve modernleşme politikaları olmasaydı, Türkiye’nin internasyonal alanda izole kalması ve modernleşme sürecini büyük seviyede yavaşlatması kaçınılmaz olurdu.

Mustafa Kemal Atatürk’ün uyguladığı dış politikalar, Türkiye’nin Batı dünyasıyla uyum içinde bir ülke olmasını elde etmiş ve çağdaş ulus-devlet anlayışını benimsemesine yol açmıştı. Bu politikalar olmadan Türkiye, internasyonal arenada daha yalnız kalabilir, batı ile yakın ilişkiler kuramadığı için siyasal ve ekonomik olarak dışlanabilirdi.

Diplomatik alanda Batı ile kuvvetli ilişkilerin kurulması, Türkiye’nin internasyonal saygınlık kazanmasında büyük rol oynadı. Mustafa Kemal Atatürk’ün bu stratejik hamlesi olmadan, Türkiye kim bilir batı ülkeleri tarafınca daha azca güvenilir bir ülke olarak görülür ve bilhassa ekonomik yardımlar, tecim anlaşmaları şeklinde mevzularda zayıf kalırdı.

Ek olarak, Türkiye’nin NATO’ya iştirakı şeklinde batı ittifaklarıyla olan ilişkileri gelişmeyebilir, Soğuk Harp döneminde müdafa açısından stratejik bir güç hâline gelemezdi.

Dil ve kültürümüz daha değişik şekillenirdi.

Yapay Zekâya Sorduk: Atatürk Olmasaydı Türkiye Nasıl Bir Yer Olurdu?

Mustafa Kemal Atatürk’ün dil ve kültürel reformları, Türkiye’nin modernleşme sürecinin en mühim adımlarından. Bu reformlar olmasaydı, Osmanlıca şeklinde karmaşık ve halkın büyük kesiminin anlamakta zorlandığı bir dil kullanımda kalmaya devam ederdi. Mustafa Kemal Atatürk, Türk dilini sadeleştirerek halkın okuma-yazma oranını artırmayı ve kültürel gelişimi teşvik etmeyi amaçladı.

Latin alfabesine geçiş, bir tek dilin sadeleşmesini sağlamadı, bununla birlikte Türkiye’nin Batı ile entelektüel ve kültürel bağlarını güçlendirdi. Bu reformlar olmadan, geniş halk kitleleri okuma-yazma öğrenmekte zorlanır, kültürel gelişim sınırı olan kalırdı.

Ek olarak, Osmanlıcanın zorlukları sebebiyle eğitim ve bilimde ilerleme kaydedilemeyebilir, çağdaş bilgiye erişim zorlaşırdı. Dil reformları yapılmadığı için Türkiye, kültürel olarak Batı dünyasıyla entegrasyon sağlayamaz ve geleneksel yapılar daha baskın kalırdı. Bu da toplumsal modernleşmenin önünde büyük bir engel olurdu.

Özetle…

Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı, Türkiye büyük olasılıkla işgalci güçlerin boyunduruğu altında parçalanmış bir ülke olarak kalırdı. Cumhuriyet yerine padişahlık ya da yabancıların denetim etmiş olduğu bir kukla devlet olurdu. Bugünkü çağdaş, laik hukuk sistemi yerine, din temelli bir seviye hakim olur ve cemiyet özgür düşünceden yoksun olurdu.

Bayanlar haklarından yoksun, eğitim ise bir tek bir kesime hitap eden, geri kalmış bir yapı olarak kalabilirdi. Türkiye, bağımsız bir devlet olmak yerine dünya sahnesinde silik, geri kalmış bir ülke olarak varlığını sürdürmeye çalışırdı.

Yapay zekâya yönelttiğimiz öteki içeriklerimiz:

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu