Apple şeklinde devasa bir markanın, kendi platformunda yayımladığı “Severance” yapımında herhangi bir Apple ürünü kullanılmamasının ardında iki kuram var.
Apple TV+’ın sevilen dizilerinden “Severance”ı izlediyseniz bilirsiniz. Yalnız mevzusuyla değil atmosferiyle de izleyiciyi içine çeken bir yapım.
Ek olarak garip bir detaya haiz: Dizide hiçbir karakter, iPhone ya da başka bir Apple ürünü kullanmıyor. Peki niçin?
İlk olarak, Severance dizisinin mevzusu ne?
Severance dizisi, bir şirket olan Lumon Industries’te çalışan Mark Scout’un hikâyesini mevzu alıyor. Şirket, çalışanlarının iş ve hususi hayatlarını tamamen ayırmak için “severance” adlı bir prosedür uyguluyor.
Beyinlerine yerleştirilen bir implant yardımıyla çalışanlar; iş yerindeyken dış dünyadaki hayatlarını, dışarıdayken ise iş yerindeki anılarını hatırlayamıyor.
Bu durum, iş-yaşam dengesini sağlamak için ideal şeklinde görünse de bir süre sonrasında karanlık sırlar ve etik sorgulamalar gün yüzüne çıkıyor. Mark ve öteki çalışanlar, içinde bulundukları sistemin gerçek yüzünü keşfetmeye başlıyor.
Gelelim dizide niçin Apple ürünü kullanılmadığı ile alakalı teorilere.
İlk niçin Apple’ın ürün yerleştirme mevzusundaki katı politikasıyla ilgili. Yönetmen Rian Johnson’ın daha ilkin verdiği bir röportajda belirttiğine bakılırsa Apple, fena karakterlerin iPhone kullanmasına izin vermiyor. Bu durum, seyircilere istemeden spoiler vermiş oluyor. Daha ilkin bu mevzu hakkında güzel bir içerik hazırlamıştık, ona da göz atabilirsiniz:
“Severance” dizisi, gri alanları bol miktarda kullanan bir yapım. Karakterlerin iyi mi fena mü bulunduğunu idrak etmek, dizinin gidişatı açısından mühim bir gizem. Bundan dolayı yapım ekibi, hiçbir karaktere iPhone kullandırmayarak seyirciye ipucu vermemeyi tercih ediyor.
İkinci niçin ise daha sanat içerikli bir tercih şeklinde duruyor.
Dizi, retro-fütüristik bir güzel duyu benimsiyor. 1980’ler seçimi bilgisayarlar, eski moda klavyeler, kolay arayüzler… Tüm bu detaylar dizinin gerçeklikten uzak, soğuk ve yabancı dünyasını kuruyor.
Eğer karakterler iPhone şeklinde günümüzle direkt ilişkilendirilen cihazlar kullansaydı, bu atmosfer bozulabilirdi. Muhtemelen zihnimizde “burası bizim dünyamız” algısı oluşur ve distopik tesir azalırdı.
Özetle “Severance”ta iPhone olmaması bir eksiklik değil, aksine hem kurgu bütünlüğünü hem de anlatı gizemini korumaya yönelik bilgili bir tercih olarak karşımıza çıkıyor.
